Herkesin “kendine özel” bir hayatı var.
Hepimiz “şahsa özel” hazırlanmış sorularla imtihan ediliyoruz.
Bize yöneltilen soruların metni kesinlikle farklı olsa ve bu açıdan kopya çekmenin imkânsızlığı yanında mantık, anlam ve derinliği itibariyle bir benzerliği var.
Olayı o derinliğe odaklanarak çözmek lazım.
Mesela; travmalar…
Herkes hayatının belli dönemlerinde derin travmalar yaşar.
Onlar yeryüzünün muhatap olduğu depremler gibidir.
Depremler hazırlıklı ve sağlam binalar yapıldığında; büyük fırsatlar getirir.
Madenlerin kapağını açar.
Yeni ikramlar yukarıya doğru taşınır.
Travmalar da öyledir.
Psikolojik, sosyolojik ve ekonomik olarak gelecek travmalara hazır kişi ve kurumlar; yaşanan “kırılma noktası”ndan güçlenerek çıkarlar.
Çünkü travmalardan sonra hiçbir şey asla eskisi gibi olmaz.
O travma ya sizi daha da güçlendirir veya zayıflatır.
Olduğunuz yerde bırakmaz.
Kur’an-ı Kerim’in ayetlerine ve kıssalarına bu açıdan bakın.
Allah kişiler ve milletlerin yaşadıkları travmalara karşı verdikleri tepkiler ve sonuçlarını bizimle paylaşır.
Bizleri o misaller üzerinde eğitmek ister.
Bedir kısa geçilir ama Uhud üzerinde uzunca değerlendirmeler yapılır.
Tufan anlatılır, Kızıl deniz geçilir…
İnsan hayatı “ruhun boyutu” ile yaşamalı; zaman ve mekânın üzerine çıkabilmelidir.
İnsanın hayatını “ruhun imkânları”ndan bağımsız yaşaması uçağın kanatlarını unutup sadece tekerleriyle yol almaya çalışması gibidir.
Travmalar bizi sürekli olarak beden ve maddeten ziyade ruhun imkânlarına geçişe davet eder.
Yaşadığımız hız ve haz çağının en büyük handikabı bütün yatırımı bedene yapıp ruhu görmezden gelmeye çalışmasıdır.
Onun doğal uyaranlarını da kimyasal ilaçlarla susturarak yoluna devam etmeye çalışıyor.
Hayatımızın “bize göre” sevinçli halleri tatlıları, üzüntülü ve kederli halleri acılı, baharatlı gıdaları temsil eder.
Dikkat edin!
Acı, tuz, baharatlar tatlılardan vücuda daha çok fayda sağlar ve bu bilinçle onları daha çok ve keyifle tüketiriz.
Ruhun baki olduğu onun dışında her şeyin geçici olduğu ve onların yerine baki ve daha mükemmel bir surette verileceği iman ve inancı olan her akıllı insan için travmalar hayatın süsüdür, baharatıdır, lezzetidir.
(kobikonya.com dergisinde yayınlanan yazımdır.)
The Meaning Our Traumas Add to Our Lives
Everyone has a unique life.
We are all tested with questions prepared specifically for us.
While the questions posed to us are certainly different, and cheating is impossible in this respect, they share a similarity in terms of logic, meaning, and depth.
We must address the issue by focusing on that depth.
For example, traumas…
Everyone experiences deep traumas at certain times in their lives.
They are like earthquakes that the earth experiences.
When prepared and sturdy buildings are built, earthquakes bring great opportunities.
They open the floodgates of mines.
New gifts are carried upwards.
Traumas are the same.
Individuals and institutions that are psychologically, sociologically, and economically prepared for future traumas emerge stronger from the “breaking point” they experience.
Because nothing is ever the same after trauma.
That trauma either strengthens you or weakens you.
It doesn’t leave you standing.
Look at the verses and stories of the Holy Quran from this perspective.
God shares with us the reactions and consequences of traumas experienced by individuals and nations.
He wants to educate us through those examples.
Badr is briefly discussed, but Uhud is discussed at length.
The Flood is described, the Red Sea is crossed…
Human life should be lived in the “dimension of the soul”; it should be able to transcend time and space.
Living one’s life independent of the “possibilities of the soul” is like an airplane forgetting its wings and trying to move forward with only its wheels.
Traumas constantly invite us to shift from the physical and material to the possibilities of the soul.
The greatest handicap of the age of speed and pleasure we live in is that it invests all of its energy in the body and attempts to ignore the soul.
It tries to continue its path by silencing its natural stimuli with chemical drugs.
“For us,” sweets represent joyful moments in our lives, while hot and spicy foods represent sorrowful and melancholic ones.
Beware!
Hot, salty, and spices provide more benefits to the body than sweets, and with this awareness, we consume them more and with greater pleasure.
For every intelligent person who believes that the soul is eternal, that everything else is temporary, and that they will be replaced by an everlasting and more perfect form, traumas are the adornment, the spice, the delight of life.
(This is my article published in kobikonya.com magazine.)