Fetih-1453 (Önce kendini sonra aileni sonra çevreni fethet. İstanbul arkadan gelir)

Filmi ailemle birlikte izledim. Film tekniği görsellik , sahneler , gösterim ve hasılat bakımından dünyanın geldiği sinema seviyesini yakalamış hatta geçmiş durumda. Bu açıdan diğer yönetmenlere de ciddi anlamda ilham kaynağı olacaktır.

Peygamberin müjdesiyle başlatılması güzel bir düşünce.Fakat Peygamberden fethe kadar gelen ve onu netice veren eğitim , ticaret , sosyal hayat gibi konular daha somut ve belirgin yansıtılabilirdi. Akşemsettin’in rolü daha fazla ele alınabilirdi.

Aslında kendisi siftah ettikten sonra ikinci müşteriyi siftah etmeyen komşusuna gönderen tüccarın ahlakı İstanbul’u fethetti.

Çocuklarını abdest almadan emzirmeyen anneler başardı bu işi.

Devletin başı Sultan Mehmet ile bir yabancıyı eşit bir şekilde yargılayan ve gereken hükmü aynen uygulayan adalet sistemi fethin en büyük itici gücüydü. İşte bu güç fethi müjdeleyen Peygamberin ‘ hırsızlık yapan kızım Fatıma’da olsa haddi (cezayı) uygularım’ şeklinde ifade ettiği adaletin 800 yıl sonra aynen uygulama gayretiydi.

Ve bütün bu gerçekler rumlara ‘Kostantinapolis’te kardinal külahı görmektense , Osmanlı sarığını tercih ederiz’ sözünü söyletmişti.
Tarih kitaplarına o zamanın toplumunu anlamak için bakanlar yukarıda ne demek istediğimi çok açık şekilde anlayacaklardır.

Her şey zemin ve zamanla bağlantılıdır.Liderler sütteki kaymak gibi toplumun özünü yansıtır.Toplum kaliteyse liderler de kalitedir.

Şu herkes için , hepimiz için geçerli bir hakikattir ki ; önce kendini , sonra aileni , sonra çevreni fethet. İstanbul arkadan gelir.

Yorum Ekle