ENGELSİZ TÜRKİYE İÇİN EL ELE

Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından yürütülen “Engelsiz Türkiye için el ele” eğitiminin Konya ayağı 16-17 Ocakta Konyalı Bakanımız Nimet Çubukçu’ nun da katılımıyla gerçekleştirildi.

Özürlülük hesaplanabilen, beklenen , istenen bir durum değildir. Hepimizin her an yaşayabileceği bir durumdur. Bu anlamda toplumun gerçek refahı da sunulan tüm hizmetlerin dezavantajlı kesimi içine alan şekilde gerçekleştirilmesiyle mümkündür.

5378 sayılı 2005 yılında çıkan Özürlüler Kanunu özürlülere çok önemli haklar kazandırdı. Kamu ve özellikle Yerel Yönetimlere çok ciddi sorumluluklar yükledi.Şehrin özürlüler açısından engellerden tamamen arındırılması için yasa 2012 yılına kadar süre tanıdı.Bu süre içerisinde gereken adımları atmayan Yerel Yönetimleri çok ağır ve ciddi yaptırımlar bekliyor.Önümüzdeki dönem Belediye Başkanı olmayı düşünen adaylarımıza 5378 sayılı Özürlüler Kanununu iyi okumaya davet ediyoruz.

İki gün boyunca Engelsiz Türkiye eğitiminde tüm kamu ve STK yöneticileri uzmanlar tarafından Özürlülere sağlanan haklar konusunda eğitildiler.

İlk gün Eğitimi başlatan Nimet Çubukçu Bakanımız Özürlülerle ilgili çalışmalar konusunda çok önde olan ve bu konuda 3 adet ödül almış olan Konya Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek’i, Ak Parti Özürlüler Koordinasyon Merkezi Başkanı Vekilimiz Orhan Erdem’i, sosyal konulara çok duyarlı olduğunu ifade ettiği ve “mecliste sürekli desteğini görüyorum” dediği Vekilimiz Ayşe Türkmenoğlu’nu ve  özürlülere yönelik “Evde Bakım Hizmeti” konusunda Türkiye de en iyi olan İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü yöneticilerine övgüler yağdırdı.

Şu anda  Devletimizin özürlülere sunduğu belli başlı hizmetler şunlar:

1.Özürlü Kimlik Kartı: Özürlü olduğunu Sağlık Kurulu raporuyla belgeleyen özürlülerimize Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından Özürlü Kimlik Kartı veriliyor.Bu kartla devletin ve belediyelerimizin sunduğu bir çok hizmetten ücretsiz ya da indirimli yararlanabiliyorlar.Bu kartı almak için Sağlık Kurulu Raporu ile bize yani Sosyal Hizmetler  İl Müdürlüklerine başvurmaları gerekiyor.

2.Özürlü Maaşı: Sağlık Kurulu Raporunda Özür oranı %40 ve daha üzeri olan özürlülerimiz özür oranına göre 3 ayda 450 YTL den başlayan özürlü aylığı alabiliyor.Bu imkan için yine Raporlarıyla ikamet ettikleri Kaymakamlıklara bağlı Mal Müdürlüklerine başvurabiliyorlar.

3.Evde Bakım Ücreti : Sağlık  Kurulu Raporunda “Ağır özürlü” ibaresi bulunan ve kendi öz bakımını kendisi sağlayamayan,kişisel bakımında mutlaka başkasına ihtiyaç duran özürlülerimiz ayda net bir asgari ücret tutarında Evde Bakım Ücreti alabilirler.Bu hizmette diğer bir şartta hane içinde kişi başına düşen gelir asgari ücretin 3/2 sini geçmeyecek olması.Bu hizmet içinde “Ağır Özürlü “ ibaresinin yer aldığı Raporla bize yani Sosyal Hizmetler  İl Müdürlüğüne başvurmaları gerekiyor.

4.Eğitim ve Rehabilitasyon Hizmeti: Özürlülerimize yönelik özel ya da kamu tarafından sunulan Eğitim ve Rehabilitasyon hizmetleri evinden alınıp evine teslim etme tarzında ücretsiz sunuluyor. Ücretleri 388 YTL ye kadar Devlet tarafından karşılanıyor.

5.Yatılı Rehabilitasyon Merkezleri: Aileler bakmakta zorlandıkları özürlülerini Kamu ya da Özele ait yatılı Rehabilitasyon Merkezlerine sürekli kalmak üzere  ücretsiz yerleştirebilirler.

6.İş bulma imkanı: Çalışabilecek özürlülerimiz kamu ya da özel de 50 işciden birisi özürlü olması zorunluluğundan dolayı iş bulmada daha avantajlı durumda bulunuyorlar.

Ayrıca araç alımında vergi avantajları , araç parklarında park üstünlüğü ,özürlülere tahsisli park yerleri gibi hepsini burada sayamayacağımız imkanlar özürlülerimize sunulmaktadır.

Günümüzde bir toplumun çağdaşlık göstergeleri arasında yer alan sağlık, eğitim ve ekonomik gelişmişlik kavramları içinde olduğu kadar insan haklarına ,özellikle dezavantajlı kesime ilişkin göstergeler içinde de özürlülerin durumu önem kazanmıştır. Özürlülüğün önlenmesi, rehabilitasyonu ve fırsat eşitliğini sağlanması amacıyla politikaların belirlenmesi, programların planlanması, yürütülmesi ve değerlendirilmesinde güvenilir özürlü istatistiklerinin olması temel koşul halini almıştır. Bu anlamda Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ve Özürlüler İdaresi Başkanlığının  hem özürlülerimize yönelik Koruyucu ve Önleyici ,hem de tedavi ve rehabilite edici hizmetlerde önemli adımlar attığını biliyor ve izliyoruz.

Biz biliyoruz ki özürlülük bir hayatı dolu dolu yaşamak için mazeret değil. Özürlülerimizin de bunu çok iyi bildiği ve yaşadığı kanaatindeyiz. Her şeye rağmen bir şeyler yapmak, bir şeyler üretmek insanın azmiyle ,yaşam sevinciyle alakalı olan bir husustur.

Onun için  diyoruz ki asıl engel yaşama sevincini , sevme ve sevilme duygusunu kaybetmek , kısaca ümidini kaybetmektir.Bu anlamda özürlülerimizin tüm talep ,istek ve ihtiyaçları için sosyal devletimizin yanlarında olduğunun bilinci, mutluluğu ve gönül rahatlığı içindeyiz.

Yorum Ekle