Başbakanlık müfettişlerinden, Sosyal Hizmet Bakanlığı kurulsun önerisi
Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişleri Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nun(SHÇEK) yerine Sosyal Hizmet Bakanlığı ya da Başbakanlığa bağlı Sosyal Hizmetler ve Yardımlaşma Müsteşarlığı’nın kurulmasını önerdi. Müfettişlerce hazırlanan rapor Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu imzasıyla İçişleri, Milli Eğitim, Adalet , Maliye ve Sağlık Bakanlıkları ile tüm il valiliklerine bilgi için gönderildi. Bakanlık, müfettişler tarafından önerilen Sosyal Hizmet Bakanlığı ya da Başbakanlığa bağlı Sosyal Hizmetler ve Yardımlaşma Müsteşarlığı’nın kurulması ve diğer sosyal hizmet sunumu konuları ile ilgili görüş istedi.
Başbakanlık müfettişlerinin tüm sosyal hizmet ve yardımların tek elden yapılması için icracı bakanlık kurulması fikrine milletvekilleri de tam destek veriyor.
Başbakanlık Teftiş Kurulu Müfettişleri, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nun merkez ve taşra teşkilatlarında araştırma ve denetleme yaptı. Müfettişler, incelemelerinin ardından 735 sayfalık bir rapor hazırladı. Ayrıca raporun sonuç kısmında 14 maddeden oluşan önerileri sıraladı. Sosyal yardımlar olmadan sosyal hizmet çalışmalarında istenilen verimin alınamayacağının genel kabul gördüğü bilgisinin de yer aldığı raporda şöyle denildi;” Sosyal güvenlik, sosyal yardım ve sosyal hizmet şemsiyesinin merkezi bir organizasyonla tüm vatandaşları kapsaması gerekmektedir. Sistemdeki dağınıklık, mükerrerlikler ve veri eksiklerinin giderilmesi 60.Hükümet’in Eylem Planında da belirtilmiştir.”
Sosyal yardımlar olmadan sosyal hizmet çalışmalarında istenilen verimin alınamayacağının genel kabul gördüğü bilgisinin de yer aldığı raporda şöyle denildi;” Sosyal güvenlik, sosyal yardım ve sosyal hizmet şemsiyesinin merkezi bir organizasyonla tüm vatandaşları kapsaması gerekmektedir. Sistemdeki dağınıklık, mükerrerlikler ve veri eksiklerinin giderilmesi 60.Hükümet’in Eylem Planında da belirtilmiştir.”
SHÇEK, Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün çalışmalarında yakın işbirliği ve gerekli koordinasyonun sağlanabilmesi için yeni bir yapılanmaya gidilmesi önerildi. Oluşturulacak yeni birimin Sosyal Hizmetler ve Yardımlaşma Müsteşarlığı, Sosyal Hizmet Bakanlığı ya da bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Çalışma, sosyal İlişkiler ve Dayanışma Bakanlığı’nın kurulması için çalışma yapılması istendi. Şimdi valiliklerden ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri’nin birlikte çalıştığı bakanlıklardan görüşün gelmesi bekleniyor.
Konu ile ilgili projeleri olduğunu bildiğimiz yazarımız Uzm. Cemil PASLI ile röportaj yaptık. Başbakanlık müfettişlerinin Sosyal Hizmet Bakanlığı kurulsun önerisini kendisine sorduk. Aldığımız cevapları sizlerle paylaşıyoruz :
DAHA ETKİN BİR SOSYAL DEVLET İÇİN “TEK ÇATI” ÖNERİM
Gazeteci: Mrb Cemil Bey ,daha etkin bir sosyal devlet için “Tek Çatı” isimli projenizin olduğunu biliyorduk. Başbakanlık Yüksek Denetleme Müfettişlerinin devletin sosyal hizmet sunumu ile ilgili yaptıkları inceleme sonucu düzenledikleri 735 sayfalık raporun sonuç ve değerlendirme kısmında Sosyal Hizmet Bakanlığı kurulsun önerisi yer alıyor. Sizin 2 yıl öncesinde açıkladığınız “Daha etkin bir Sosyal Devlet için Tek Çatı” isimli projeniz müfettişlerin önerileri ile örtüşüyor. Bu proje ile ilgili görüşlerinizi almak istiyoruz. Neden böyle bir proje hazırlama gereği duydunuz?
Uzm. Cemil PASLI: 23 yıllık memuriyet hayatımın 14 yılını Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumuna bağlı, Erkek Yetiştirme Yurdu, Huzurevi ,İl Müdürlüğü gibi kuruluşlarda çalıştım. Yaşadığım bu süreçte daha etkin daha verimli, daha hızlı bir sosyal hizmet sunumu için bu projeyi hazırladım.
Gazeteci:” Tek Çatı” ismini verdiğiniz projeyi bize anlatır mısınız?
Uzm. Cemil PASLI :Memnuniyetle. Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletidir.
Anayasamızın 2. maddesinde yerini bulan sosyal devlet olma , sosyal politikalar üretme devletimiz için bir gerekliliktir. Bir devletin gerçekten sosyal bir hukuk devleti olması için mağdur, muhtaç durumda bulunan toplumun dezavantajlı kesimlerine acil, hızlı, etkin, adil hizmetler götürebilmesi ile doğru orantılıdır.
Ülke olarak altına imza attığımız Avrupa Sosyal Şartında da çocukların, gençlerin, kadınların, ailenin, özürlülerin korunması gerekliliği, yeterli kaynaklardan yoksun herkesin sosyal ve sağlık yardımı hakkına sahip olduğu ve tarafların bu koşullara ulaşması politikalarının hedefi sayacakları belirtilmiştir
Şu an toplumda bulunan yardıma muhtaç kesime yönelik hizmetlerimiz aşağıda sayacağım kurum ve kuruluşlar tarafından götürülmektedir.
1.2828 ,5378,5251 ve 5395 sayılı kanunlarla korunmaya, bakıma veya yardıma muhtaç aile, çocuk, özürlü, yaşlı ve diğer kişilere götürülen sosyal hizmetler, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığımız bünyesindeki Shçek, Kadının Statüsünü Koruma, Ailenin Bütünlüğünü Koruma ve Darul Aceze Müessesesi Genel Müdürlükleri ve Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından yürütülüyor. Direk Başbakanlığa bağlı Başbakanlık Aile Araştırmaları Genel Müdürlüğü aile ilgili araştırma geliştirme faaliyetleri yapıyor.
2.3294 sayılı kanunla fakru zaruret içinde ve muhtaç durumda bulunan vatandaşlar ile gerektiğinde her ne suretle olursa olsun Türkiye’ye kabul edilmiş veya gelmiş olan kişilere yardım etmek, sosyal adaleti pekiştirici tedbirler alarak gelir dağılımının adilane bir şekilde tevzi edilmesini sağlamak, sosyal yardımlaşma ve dayanışmayı teşvik etmek hizmetleri Valilik ve Kaymakamlıklarca yürütülüyor.
3.5272 sayılı belediyeler kanununun 14. maddesi a bendine göre Belediye, mahallî müşterek nitelikte olmak şartıyla;
a) İmar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; coğrafî ve kent bilgi sistemleri; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık; zabıta, itfaiye, acil yardım, kurtarma ve ambulans; şehir içi trafik; defin ve mezarlıklar; ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar; konut; kültür ve sanat, turizm ve tanıtım, gençlik ve spor; sosyal hizmet ve yardım, evlendirme, meslek ve beceri kazandırma; ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerini yapar veya yaptırır. Büyükşehir belediyeleri ile nüfusu 50 000’i geçen belediyeler, kadınlar ve çocuklar için koruma evleri açar.
4.2762 sayılı kanunla kurulan Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı STK hükmündeki Özel ve Tüzel Vakıflar eliyle götürülen hizmetler
5.5253 sayılı Dernekler Kanununca Valilikler bünyesindeki Dernekler İl Müdürlüğüne bağlı derneklerimiz eliyle götürülen hizmetler
6.5302 sayılı İl Özel İdareler Kanunu 6. maddesi a fıkrası
a) Sağlık, tarım, sanayi ve ticaret; ilin çevre düzeni plânı, bayındırlık ve iskân, toprağın korunması, erozyonun önlenmesi, sosyal hizmet ve yardımlar, yoksullara mikro kredi verilmesi, çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtları; ilk ve orta öğretim kurumlarının arsa temini, binalarının yapım, bakım ve onarımı ile diğer ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin hizmetleri il sınırları içinde, yapmakla görevli ve yetkilidir, der.
Gazeteci :Bu durumda muhtaç durumdaki bir vatandaşımızın müracaat edebileceği yüzlerce farklı kamu veya özel kuruluş bulunuyor.
Uzm. Cemil PASLI: Evet, bu hem vatandaşımız için bir zorluk , hem de bu kurum ve kuruluşlar arasında sağlıklı bir koordinasyon sağlamak mümkün olmuyor. Dolayısıyla muhtaç insanımız için bütçeden ayrılan kaynaklar bu kadar farklı kanallara dağıtıldığı için çoğu zaman yerine ve sağlıklı ulaşamıyor.
Gazeteci: Ülkemizde birbirinden bağımsız bu kadar farklı kurum ve kuruluşun sosyal yardım yapması istismarları da beraberinde getiriyor değil mi ?
Uzm.Cemil PASLI: Tabii ki, yakın zamanda basında yer aldı: Türkiye’de her 2 kişi den birisi sosyal yardım almış. Ama toplumda istenen değişim ve dönüşüm, istihdam sağlanamıyor, sağlanamaz. Vatandaşımıza sürekli balık vermek yerine, balık tutmayı öğretme yollarını geliştirmeliyiz.
Gazeteci:Bu girişten sonra sizin çözüm önerinizi öğrenebilir miyim ?
Uzm. Cemil PASLI: Bu konuda ki önerim: Sağlık ve Milli Eğitim Bakanlığı gibi icracı bakanlık olarak “Sosyal Hizmetler Bakanlığı” nın kurularak tüm sosyal hizmet götüren resmi-sivil tüm unsurlarının tek bir çatı altında toplanmasıdır. Yukarıda 6 madde de saydığımız imkan ve kadroları kullanarak merkezden ün ücraya kadar örgütlenecek ve bu günde kullandığımız “Alo 183 “ ücretsiz hatta ulaşan her ihbarı, her sosyal yardım çağrısını bir Alo 110, 112, 154, 155, 156 kadar hızlı etkin karşılayabilecek bir yapılanmaya ihtiyacımız var.
Bu icracı bakanlık bir taraftan “Tedavi ve Rehabilite Edici Hizmetleri” yürütürken bana göre çok daha önemli olan “İyileştirici-geliştirici ve Koruyucu -Önleyici Sosyal Hizmetlere” ağırlık verecektir. Çünkü sosyal devletin en önemli özelliği vatandaşının yere düşmesini önlemek , onu yere düşürebilecek engelleri ortadan kaldırmak olmalıdır. Bu da ancak etkin ve yaygın Koruyucu Önleyici Sosyal Hizmetlerle olur.
Gazeteci: Bu hizmetler için yeterli personel var mı ?
Uzm. Cemil PASLI: Bu gün ülkemizde Sosyal Hizmet sunumunda karşılaşılan en ciddi problemlerden birisi eğitimli eleman azlığıdır. 70 milyon nüfusu olan ülkemizde 5 bin civarında sosyal çalışmacı varken, 7 milyon nüfusu olan İsrail’de 13 500 Sosyal Çalışmacı bulunmaktadır. En kısa sürede Sosyal Hizmetler Fakültelerinin sayısı çoğaltılmalı, ara eleman yetiştirilmesi için Sosyal Hizmetler Yüksek Okulları ve Sosyal Hizmetler Meslek Liseleri açılmalıdır.
Gazeteci: STK lar bu süreçte yer alacak mı ?
Uzm. Cemil PASLI: Mutlaka. Bana göre sağlıklı bir sosyal hizmet sunumu için 3 lü saç ayağı şeklinde bir yapı oluşturulmalıdır. Bu yapıda Kamu, Yerel yönetimler ve STK lar aktif bir şekilde yer almalıdır. Ama bu yapının sevk ve idaresi bir yerden “Sosyal Hizmetler Bakanlığı” tarafından yapılmalıdır. Ülkemizde nasıl ki eğitim işleri MEB, sağlık işleri Sağlık Bakanlığının izni, gözetimi ve denetimi tarafından gerçekleştirilmekte, sosyal hizmet sunumu da aynı formata dönüştürülmelidir.
Biz Shçek olarak şu anda AB üyesi olan Hollanda’da sosyal hizmet uygulamaları yapan “Spirit” isimli bir 500 yıllık mazisi olan bir STK ile ortak “Aileye Aile içinde Yardım “ ismini verdiğimiz bir proje yürütüyoruz.
Spirit isimli STK yı incelediğimizde şunu görüyoruz. Spirit 1520 yılında Amsterdam’da kurulmuş bir vakıf. Avrupa ülkeleri Sosyal Hizmet sunumunun büyük bir kısmını köklü, bu konularda tecrübeli STK larla yürütüyor. Biz de gerek STK ların, gerekse Yerel Yönetimlerin Sosyal Hizmet sunumunda yeterli bilgi, beceri ve tecrübeye sahip olmaması belirli bir süre Kamu-STK-Yerle Yönetimler birlikteliği ile bu hizmetlerin sunumunu zorunlu kılıyor.
Sağlık Bakanlığı çalışanlarında Göz, KBB, Gastro, Göğüs, Nöroloji v.b. uzmanlık alanları var. Sosyal Hizmet sunumunda da Aile, bebek, çocuk, yaşlı, kadın, özürlü v.b alanlarda uzmanlaşmış personele ihtiyaç var.
Bu gün Shçek’e gelen müracaatlar çok çeşitlilik gösteriyor. Müracaatı alan Sosyal Çalışmacı personelimiz 1. kademe sosyal hizmet sunumunu yapmalı .(pratisyen hekim gibi) Eğer onu aşan bir durum söz konusu ise o dalda uzman personele sevk edebilmeli. (uzman doktor) O dalda uzmanlaşmış Sosyal Hizmet Uzmanını da aşan bir vaka ise Sosyal Hizmet Fakültelerine yönlendirme yolu açılmalı(Tıp Fakülteleri gibi).Fakülte de bu farklı vakalar üzerine çalışmalar yapan akademisyenlerimiz bu çalışmaları tez ve kitaplar haline getirerek sahada çalışan personelimizin elinde sıklıkla başvurabileceği bir literatür haline getirmeli.
Gazeteci: Sosyal Yardımların vatandaşa sunumunda farklı bir öneriniz var mı ?
Uzm. Cemil PASLI :Ülkemizde şu an uygulandığı şeklinden farklı kurulacak bir birimde yardım için müracaat eden vatandaşımıza salt yardımdan ziyade onu istihdama yönelik çalışmalar işin uzmanları tarafından yapılmalıdır. Bu birime sevk edilecek şartları uyan müracaatçıya “balık vermek “ değil “balık tutmak” öğretilmeli ve insanımız sürekli yardımla yaşamayı temel alan alışkanlıklardan kurtarılmalıdır. İstihdam paketi şeklinde verilen yardımların mutlaka geri dönüşümü “haftalık” küçük miktarla sağlanmalıdır.
Gazeteci: Neden haftalık ödemeler ?
Uzm. Cemil PASLI: Bu gibi sosyal yardıma alışmış insanlarımızın daha sık zaman aralıklarıyla takip edilmesi açısından haftalık ödemeler ayarlanır. Bu şekilde süreçte daha yakından takip edilmiş olur.
Gazeteci: AB de uygulamalar Tek Çatı şeklinde mi ?
Uzm. Cemil PASLI : Bazı nüanslar olsa da temelde tek bir bakanlığın koordinasyonunda Kamu-Yerel Yönetim-STK işbirliğiyle yürütüyorlar. AB yolunda hızla ilerleyen ülkemizin Avrupa’daki uygulamaları da kendi yapısına uyarlayarak belli bir süreç içerisinde kamunun bu gün sahip olduğu tecrübeyi STK ve Yerel Yönetimlere aktararak ve bir süre beraber hareket ettikten sonra Sosyal Hizmet sunumunu tamamen STK ve Yerel Yönetimlere bırakarak kendisi sadece denetleme konumuna çekilmelidir.
Gazeteci: Proje ile ilgili son söyleyeceklerinizi alabilir miyiz ?
Uzm.Cemil PASLI :AB deki uygumlalar da incelenir , Sosyal Hizmetler Bakanlığı kurulur ,eğitim alanında uzmanlaşmanın önü açılır, kademeli sosyal hizmet sunumuna geçilir ve yukarıda saydığım tüm hizmet kanalları bu bakanlığa bağlanırsa ,yani “tek çatı” altında toplanırsa inanıyorum ki şimdiki sunduğumuz hizmetin en az yüz katı daha hızlı daha etkin ve daha adil bir hizmet sunabiliriz. Ülkemiz tamamen taranıp veri tabanı oluşturulduktan sonra 5 yıl içerisinde devlet STK ve Yerel Yönetimlerimizin haberdar olmadığı elini uzatmadığı mağdur, muhtaç bir vatandaşımızın kalmayacağına yürekten inanıyorum.
Gazeteci : Görüşlerinizi bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim.
Uzm.Cemil PASLI : Görüşlerimin kamuoyuna aktarılmasında aracılık ettiğiniz için ben teşekkür ederim.
TEŞKİLAT ŞEMASI:
SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI
BAKAN
MÜSTEŞAR
Müsteşar Yardımcısı Müsteşar Yardımcısı Müsteşar Yardımcısı
Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü Ailenin Bütünlüğünü Koruma Genel Müdürlüğü Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü
Çocuk, Yaşlı, Engelli Bakım Genel Müdürlüğü Kadının Statüsünü Koruma Genel Müdürlüğü İş ve istihdam Genel Müdürlüğü
Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü Özürlüler İdaresi Başkanlığı Vakıf ve Dernekler Genel Müdürlüğü
Eğitim İşleri Genel Müdürlüğü AB ve Projeler Genel Müdürlüğü İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü
CV
Uzm. Cemil PASLI
1969 yılında Tokat İli Zile İlçesi Çeltek köyünde doğdu. İlkokulu köyünde, ortaokulu Zile Alparslan Ortaokulunda okudu. Kırklareli 60. yıl Sağlık Meslek Lisesinde 1.ve 2. sınıfı, Konya Atatürk Sağlık Meslek Lisesinde 3 ve 4. sınıfı yatılı okudu.
1987-1988’da Yozgat-Çekerek-Kazankaya kasabasında 1 yıl Sağlık memurluğu yaptı.
1988’de Konya’ya atandı. Aynı yıl girdiği Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesini 1993’de bitirdi.
1993-1996’da yılında ikinci Yüksek Okulu Konya Sağlık Eğitim Enstitüsü’nü Öğrenci/Memur olarak okudu.
1997’de Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Yüksek Lisans yaptı. 2003 yılında girdiği doktoraya devam ediyor.
Çalışmalarını ‘Alevilik’ üzerine yoğunlaştırdı.Alevilikle ilgili bir çok çalışmaya katıldı.2006 yılında ‘’Türk Aleviliği’’ isimli kitabını bastırdı.2013 yılında yeni çalışmalarla genişlettiği eserini ‘’Anadolu Aleviliği’’ ismiyle tekrar bastırdı.
1996-1997’da Giresun Görele SML’nde Öğretmen olarak çalıştı.
1997-2004’de Konya Erkek Yetiştirme Yurdunda Öğretmenlik yaptı.
2004-2006’da yılında 325 kapasiteli Konya Huzurevi YBRM de Müdür Yardımcılığı görevini yerine getirdi.
2006-2015 yılları arası Konya Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı.
2015-2017’de Konya Basın Yayın Enformasyon Bölge(Konya-Karaman-Aksaray)Müdürlüğü yaptı.
2017 Şubat ayından itibaren Afyonkarahisar Bölge(Afyonkarahisar-Eskişehir-Kütahya-Uşak)Müdürlüğü yapıyor.
2006-2011 yılları arasında İl Müdür Yardımcılığı yanında Konya Aile Danışma Merkezi Müdürlüğünü vekaleten yürütürken ‘Çocuk ve Aile’ konularına da yoğunlaşan yazar ‘Çocuk ve Aile’ konusunda eğitim ve konferanslar verdi. Konya’dan 5 Ankara’dan 5 kişilik oluşturulan ‘’Aileye Aile İçinde Yardım’’ projesini yönetti ve ekibin 5 yıllık bir çalışmasıyla Aile Bakanlığına özellikle SED,Evlat Edinme ve Koruyucu Aile alanlarında kullanılacak önemli bir Rehber Kitap kazandırıldı.
Televizyon ve Radyo programına katıldı.Diyanet İşleri Başkanlığının 81 İl Müftülüğü çalışanları için düzenlediği ‘Sağlıklı Birey, Mutlu Aile, Huzurlu Toplum’ projesinde ‘Aile İçi İletişim’ dersleri verdi,veriyor.Aynı dersi DİB’nın Hizmetiçi Eğitim Gruplarına, farklı ,resmi, yerel yönetim ve stk’lara da verdi.
Bu tecrübelerinden derlediği bilgilerden oluşan ’Aile Huzur ve Mutluluğu için 9 S ‘ isimli kitabı 2013 de bastırdı.
Kitap kısa sürede 2014 Ekiminde 2.2015 3. , 2016 da 4. Baskıyı yaptı.
2016’da Yülksek Lisans tezini güncel hayata aktaran 4. Kitabı olan ‘Akıl’ kitabını bastırdı.
2007-2015 yılından itibaren düzenli olarak Yeni Konya, Belge gibi gazetelerde, bazı web sitelerinde köşe yazarlığını sürekli, çeşitli dergi ve gazetelerde bazen makaleleri yayınlanmaktadır.
Tüm çalışmalarını kişisel web sitesi olan www.cemilpasli.com adresinde yayınlıyor.
Askerliği 2000 yılında Bedelli olarak Karabük’te yaptı. Konya Platformu Derneği Başkan Yardımcılığı,Konya Sivil Toplum Kuruluşları Yönetim Kurulu Üyesi, Türkiye Yazarlar Birliği üst kurul delegesi ve Aileyi Destekle Derneği Yönetim Kurulu Derneği Başkanlığını yürütüyor.
İngilizce ve Arapça bilmektedir.
Evli ve 3 çocuk babasıdır.