Allah Teala tarafından kainattta her şey bir mizan, ölçü ve denge üzerine yaratılmıştır. ‘’ Çünkü indirdiği vahiy ile hakikati ortaya koyan ve (böylece insana, doğru ile eğriyi tartacağı) bir terazi veren O’dur. Senin bütün bildiğin ise, Son Saat’in yakın olduğudur.’’ Şura, 42/17
İmtihana muhatap olan İnsanlar ve cinler dışındaki varlıkların mizan ve ölçüleri fabrika ayarlarında sabitlenmiş, insanlar ve cinlerin ki kendi akıl, kalp, vicdan ve iradelerine bırakılmıştır.
İnsanların ve cinlerin önüne alayı illiyin bakımından en büyük meleği geride bırakacak, esfel-i safilin tarafından ise şeytanı geçecek bir yol açılmıştır.
Onlara takva ve fücur programları yüklenmiş ve seçim kendilerine bırakılmıştır.
Dünya imtihanında insanların ve cinlerin görevi yaratıldıkları fabrika ayarları üzerinde ‘’temiz’’ kalmaya çalışmaktır.
Şeytan ve nefsin hücumuyla fabrika ayarları bazen bozulabilir. Dua ve tevekkül ile iyiyliğe koşarak, hata yapıp günah işlediğimizde ise, tevbe ve istiğfar ile derhal kalibrasyonu yapıp ayarlara hızla dönülmezse, kalbin paslanmasına, vicdanın kokuşmasına, aklın muhakemeyi kaybetmesiyle sonuçlanabilir.
İşte yılda bir fabrika ayarlarının gözden geçirilmesi için Ramazan orucu biz Müslümanlara farz kılınmış, İslam’ın en önemli beş esasından birisi kabul edilmiştir.
Alışılmasının önüne geçmek ve yılın tüm zaman ve mevsimlere nüfuz etmek için her yıl daha önceki yıla göre 10 gün önceden gelir. Kendisinden önce Recep ve Şaban isminde 2 yardımcısını gönderir. Yardımcılar üstatları olan Ramazanın istedikleri konusunda ev sahiplerini bilgilendirir ve onun ziyaretine hazırlarlar.
Ve muhteşem bir eda ile gelir Ramazan. Hediyelerle, müjdelerle, temizlik maddeleriyle gelir. Ruhumuzu, kalbimizi, gönlümüzü temizler. Bizi fabrika ayarlarına döndürmek için gayret eder. Bu 3 aylık manevi check-up aynı zamanda diğer 9 ayın aynı şeklide bu ayar, bu şuur ve temizlikte yaşanması içindir.
Ciddi , şefkatli , merhametli bir müfettiş gibidir Ramazan ve yardımcıları Recep ve Şaban. Bize çok şey getiriler ve bizden çok şey götürüler. Önemli olan onları önemsemek , ciddiye almak ve nasihat ve ikazları dinlemek.
Dünyevileşmenin zirve yaptığı , ruh yerine madde ve bedene yatırımda korkunç bir yarışın içindeki insanoğlu için Ramazan tam bir rahmettir. Maddeten elinin eteğini oruçla çeken insan ruhunu hatırlar. Rabbinden bir parça olan ve maddenin ve bedenin inceldiği kadar kendini gösterebilen ruhun bayramıdır Ramazan.
Mevlana öyle der: Beden ve madde ağaçlarının inceldiği kadar ruhun ışıkları huzmeler halinde kendini gösterir. Bedenin kalınlaştığı maddenin hakim olduğu ormanda ruhun ışıkları görülmez. Ölümü hayatın merkezine almayı da Ramazan bize öğütler. Asıl hayatın ölümle başlayan baki bir ömürde olduğunu ve oraya atıfta bulunan her hareket ve sözün değerli olduğunu anlatır bir ay boyunca.
İki yardımcısını da alarak bayramla beraber bir kez daha veda edecek bize kutlu misafir. Belki seneye onu misafir edeceğiz belki de edemeyeceğiz. Ama şu gerçek ki ömrümüz olursa yine gelecek ve bizim yüzümüze dikkatli bir şekilde bakarak: ’Seni fabrika ayarlarına döndürmüştüm. Ne yaptın yine ayarları bozmuşsun’ diyecek. Biz de mahçup bir eda ile ; ’Ne yapalım üstad , insanız , aciziz , ahirzaman , fitne şarlar v.s.’ mazeret beyan edeceğiz. O yine vazifesini yapacak.
Tabii daha değerli olan onun öğütleriyle fabrika ayarlarına döndürdüğümüz hayatımızı aynen yaşamaya devam etmek. O zaman o kutlu misafir ve onu gönderen rabbimizi daha hoşnut etmiş oluruz.
Bayramlar bu teftişin kapanış toplantısı. Bu toplantı hepimiz için , tüm okuyucularım için bütün yıla yayılan bir hayra vesile olur inşallah.
Unutmayalım ömür bir bulut gibi hızla geçiyor. Zaman hızla geçecek ve misafirimiz dosyalarıyla yine gelecek.
Ömrü bu ihsan bilinciyle yaşamamız dileklerimle hepinizin kadir gecesi mübarek, bayramı bayram olsun inşallah.