Konyaspor Süper Ligden düştü. Olayı nasıl okumalı?

Konyalılar olarak  çokça konuştuğumuz ve bir özeleştiri olarak değerlendirebileceğimiz meselelerimiz şunlardı:

Bakanımız yok,

İktidar partisinde Genel Başkan Yardımcımız yok,

Bir Kayseri ili kadar ulusal markamız yok,

Kısaca 3 S te yani siyaset , sanat ve spor da istediğimiz, hedeflediğimiz, arzuladığımız ağırlığımız yok, v.s.

Ne olacak bu Konyamızın hali?

Konularını konuşurken bu konuları destekleyen somut bir gelişme oldu. İlimizin Türkcell süper ligdeki temsilcisi Konyaspor ligden düştü. Tekrar süper lige dönmesi en az ligde kalması kadar çaba gerektiren zor bir bir süreç.

Bu konuda çok farklı yorumlar yapıldı. Eleştiriler getirildi.

Benim önerim: Bu konuları ele alacağımız geniş katılımlı bir sempozyum mutlaka en kısa sürede yapılmalı. Sempozyum sonucunda çıkan tespitleri bir yol haritası olarak belirleyip tüm kişi ve kurumlar olarak üzerimize düşen görevleri belirlemeli ve ihmalimizi icraata dönüştürmeliyiz. Ben böyle bir sempozyuma fikir versin diye ilimizin gelişmesi ile ilgili gördüğüm bazı hususları okuyucularımla paylaşmak istiyorum.

1.Ulusal Marka üretmek içim Konyalı sanayicimiz çok  sıkı tuttuğu kesesinin ağzını, çalışanına, özellikle ustasına verdiği ücrette  biraz açmalı.

2.Yıllardır ortaklıkları süren ve iyi işler yapan iş ortakları hanımlarını daha az görüştürmeli, mobilya ,perde, “ siz ne aldınız biz ne aldık”  muhabbeti bir çok büyük hedefi olan ve o hedefe doğru ilerleyen çok ortaklı müesseseleri   bölüyor, parçalıyor, küçültüyor.

3.Konya surları aşılmalı. Anadolu, İstanbul ve Dünyaya yelken açılmalı. Ankara da İstanbul’da çok önemli siyasi, ticari faaliyetler yürüten Konyalı ağabeylerimizin hala evlerinin Konya da olduğunu biliyoruz. Halbuki “her başarılı erkeğin arkasında bir bayan vardır”  hakikatinden hareketle ,bir insanın başarılı olmasında evinin çalıştığı memlekette olması çok önemlidir. Çünkü siyaset ve ticarette en az gündüz kadar akşam ve hafta sonları da önemlidir. Onun için vekillerimizin ve ulusal ve uluslar arası iş yapan siyasi ve iş adamlarımızın adreslerinin Ankara ve İstanbul olması onlara çok avantajlar katacağı kesin bir hakikattir.

Bu konuda biz Konya da ikamet edenlerinde onların arkasından ağlama yerine bağrımıza daş basıp sevdiklerimizi gurbete gitme konularında cesaretlendirme ,teşvik etmemiz gerektiğine inanıyorum.

4.Beslenme pramidi esas alınmalı. Müthiş bir farkla kırmızı et ve hamur işi lehinde olan Balık eti   ve yeşillik dengesinin % 51 ile bile olsa kısa zamanda balık eti ve yeşillik lehine döndürülmesi çok önemli. Hazır Belediyemiz yeni balık halini de yapıyor. Mutfağımıza haftada en az bir kez balık girmelidir. Balık ve yeşillik bizi o hamur işi ve kırmızı etin verdiği ağırlıktan kurtaracaktır.

5.Konyalılar olarak “Arslanlar tek başına gezer”  ,”çakallar sürü halinde gezer” anlayışını terk etmeliyiz. Özellikle siyaset ve ticarette artık ekip hareketi olmadan başarılı olunmuyor. Ben Konya sokaklarında ,alışveriş merkezlerinde, etkinliklerde görüyorum bizim önde gelen siyasi ve ticari arslanlarımız yalnız geziyor. Oysa Arslanın başında bulunduğu kaplan, jaguar, çıta, puma, leopar dan oluşan bir takım neler yapmaz karşısında kim durabilir.

6.Her şeye yer verdiğimiz çok geniş ,rahat villa ve dairelerimiz de mutlaka kütüphane ,bilgisayar ,masanın olduğu donanımlı bir çalışma odası bulundurmalıyız ve günde en az bir saatimizi bu odada geçirmeliyiz (bu kestirme tarzında  bile olsa)

7.Başbakanımızın ısrarla üzerinde durduğu 3 kırmızı çizgiyi asla ihlal etmemeliyiz. Dini, etnik ve bölgesel milliyetçilik konularında daha dikkatli olmalıyız.

8.Haftada bir değişik mahfillerde bir araya gelen Konya’nın   önde gelen insanlarını en az ayda bir buluşturan  organizasyon yapılmalıdır. Yani ayda bir Konya adına söz söyleyebilecek insanların sivil bir yapıda ve mekanda bir araya gelip gündem oluşturmaları çok önemlidir. Biz buna sivil kent konseyi diyebiliriz.

9.Stadyum derhal yeniden yapılandırılmalı. Konyaspor tüm maçlarını 1 kişi eksik oynuyor.12 oyuncu seyirci 35 metre uzaktan olayları sadece seyrediyor. Oysa seyircinin 12. oyuncu olması için sahaya en fazla 5 metre mesafede olması gerekir.

10.Dağlı-Ovalı,yerli-yabancı demeden Hz Pirin gölgesinde yaşayan insanlarımızın bir “buz parçası” hükmündeki enaniyet ve benliklerini “kardeşlik havuzuna atarak eritmeleri” gerekmektedir. O zaman Konya’nın gelişmesi ve ilerlemesi adına bir kaynaşma ,kenetlenme meydana gelir. Konya’mız da dünya çapında parlayan bir yıldız olabilir. (Mesela İlk Hedef: Prof. Dr. Süleyman Türk Beyin önerisi : Konya niçin çok farklı dal hastaneleri ile Türkiye’nin Sağlık Başkenti olmasın)

11.Selçuklu Belediyemizin başlattığı, Karatay Belediyemizin katıldığı bazı sivil toplum kuruluşlarının da destek verdiği farklı mahallelerde ,kütüphane ve internet salonları açıldı. Bu harika faaliyeti Büyükşehir Belediyesinin öncülük yapmasıyla tüm yerel yönetim ve STK ların katılımıyla her mahalleye bir tane kütüphane ve internet salonu olacak şekilde yaygınlaştırmalıyız. Müftülüklerimizde her camiye kütüphane ve internet salonu açarak bu sürece destek verebilir.

Hayat sürekli tecrübelerin yaşandığı bir süreçtir. Hayatımızda eğer iyi okunabilirse “yenilgi yenilgi büyüyen zaferler” vardır. Onun için gelin bu son gelişmeyi iyi değerlendirelim ve birbirimizi iyi motive edelim ki başarılara yelken açabilelim.

Yorum Ekle